Kitap Eleştirisi: “Açlık Mevsimi”, Lisa M. Hamilton

dunyadan

Aktif Üye
Anne Fadiman ve Dave Eggers gibi yazarlar, mültecilerin yeniden yerleştirilmesiyle ilgili kitaplarında, odak noktalarını izole edilmiş, savaştan zarar görmüş ülkelerden gelen grupların Amerikan topluluklarına yerleştirilmesiyle ortaya çıkan kafa karıştırıcı kültürel karşılaşmalara kaydırarak bu sorunu ele aldılar.

Ancak Hamilton, konusuyla ilgili benzersiz bir gerçeğin farkında: Ia, Amerikan kültürüyle özel olarak ilgilenmiyor, ilgilenmesine de gerek yok. Yetenekli bir girişimcidir ve 1993 yılında Amerika Birleşik Devletleri’ne geldiğinde, vatan hasreti çeken 35.000 Hmong göçmeninin diasporasında geleneksel pirinç çeşitleri için neredeyse sınırsız bir pazar olduğunu görmüştür.

Ia çiftçiliğe döndüğünde kitap parlamaya başlar. Hamilton usta bir gözlemcidir ve Ia’nın fidanlarına gösterdiği özen kadar Ia’nın dünyasına da dikkat eder. Çaresizce hayata olan ilgilerini yeniden canlandırmaya çalışan ancak çözümün el emeği olduğundan şüphe duyan çocukları tarafından çiftliğe bırakılan zayıf bir dul kadının olduğu bir sahne hayal edin. Hamilton, “Onlar yanaştıklarında Pao Houa arabadan atladı, gözlerini kapattı ve göğsüne derin bir nefes aldı” diye yazıyor. “Kokusunu alıyor musun kızım? Bu pirinç kokusu!” Laos’ta en son hasat yaptığından bu yana 46 yıl geçti ama yaşlı kadın bu alanda usta olduğunu kanıtlıyor.

Kurgusal olmayan bir kitap olarak pirinç çiftçiliğine derinlemesine bir bakış, sayfa çevirici gibi gelmeyebilir. Ancak Ia’nın hikayesi gerçekten heyecan verici, çiftliği sürekli olarak kârsızlığın eşiğinde. Han imparatorluk orduları tarafından Çin’in ovalarından sürülen Hmong ataları, dağ yamaçlarında tarım arazileri şeritleri oydu. Şimdi, 20. yüzyılın Batı Amerika’sında, geride bıraktığı dünyayı yeniden yaratmak için iklim değişikliğiyle bir oyun oynuyor ve değerli yer altı suyu rezervlerini tüketiyor.

Küçük ölçekli pirinç çiftçiliğinin San Joaquin Vadisi’nde geleceği yoktur ve Ia’nın çocukları bunu biliyor; İçeride, Walmart’ta veya Gap’te iş bulabilirsiniz. Hamilton, 107 derece sıcakta sinsice dolaşan, hırkalarındaki ve sarkık şapkalarındaki yabani otları ayıklayan büyükanne ve büyükbabalarını takip ederek, annesinin işinin artan maliyetlerinin altını çiziyor. Tarımın onları öldürebileceğini söylemek abartı olmaz.